Endüstriyel üretim, altyapı, enerji ve inşaat sektörlerinde kullanılan çelik yapı malzemeleri zaman içinde çevresel etkiler nedeniyle yıpranır. Korozyon, yani metalin oksijen ve nemle tepkimeye girerek paslanması, bu yıpranmanın en yaygın sebebidir. Korozyon, yalnızca malzemenin dayanıklılığını değil, aynı zamanda yapısal güvenliği ve işletme maliyetlerini de doğrudan etkiler.
İşte bu noktada devreye Magnelis® kaplama teknolojisi giriyor. Magnelis saclar, klasik galvanizli çeliklere göre çok daha yüksek korozyon dayanımı sunarak sektörün yeni standardını belirliyor.
Magnelis® Nedir ve Neden Farklıdır?
Magnelis®, yüzeyi çinko (Zn), alüminyum (Al) ve magnezyum (Mg) alaşımıyla kaplanmış özel bir çelik türüdür. Bu üç elementin birleşimi, metal yüzeyinde homojen ve kompakt bir koruyucu tabaka oluşturarak dış etkenlere karşı olağanüstü bir direnç sağlar.
Geleneksel galvanizli çeliklerde yalnızca çinko kullanılır. Ancak çinko tek başına belirli ortamlarda sınırlı koruma sunar. Magnelis®’te bulunan %3,5 magnezyum ve %3 alüminyum katkısı, çeliğin yüzeyinde “koruyucu film tabakası” oluşturarak korozyonun ilerlemesini durdurur.
Bu sayede Magnelis®:
Standart sıcak daldırma galvaniz çeliklere göre 3 ila 10 kat daha uzun ömürlüdür.
Kenar bölgelerde oluşan korozyona karşı kendini yenileyen (self-healing) etkiye sahiptir.
Agresif ortamlarda dahi (deniz kenarı, endüstriyel gazlara maruz kalan bölgeler, tarımsal tesisler) performans kaybı yaşamaz.
Korozyon Dayanımının Arkasındaki Bilim
Magnelis®’in sıradışı dayanımı, Zn-Al-Mg alaşımının yüzey tepkimesinden gelir. Bu alaşım, metalin yüzeyinde ince ama çok yoğun bir koruyucu film (zinc hydroxide ve magnesium oxide karışımı) oluşturur.
Bu film tabakası, metal yüzeyine hava ve nemin ulaşmasını engeller. Ayrıca çelik kesildiğinde veya delinecek olduğunda, magnezyum iyonları kesik kenarlara göç eder ve orada yeni bir koruyucu tabaka meydana getirir. İşte bu nedenle Magnelis® kendini “onarabilen” bir malzeme olarak kabul edilir.
Laboratuvar testlerinde ve uzun süreli açık hava denemelerinde, Magnelis®’in klasik galvanizli çeliğe göre %75’e kadar daha düşük korozyon oranına sahip olduğu gözlemlenmiştir. Özellikle tuz püskürtme testlerinde, 1000 saatlik dayanımın üzerinde bile yüzeyde minimum bozulma tespit edilmiştir.
Zorlu Ortamlarda Üstün Performans
Magnelis sac, farklı sektörlerdeki zorlu koşullara uyum sağlayacak şekilde geliştirilmiştir.
1. Deniz ve Kıyı Bölgeleri:
Tuzlu hava, nem ve sürekli rüzgarın etkisiyle metal yüzeylerin hızla paslandığı bu ortamlarda Magnelis®, galvanizli çeliklere kıyasla 10 kata kadar daha uzun ömür sağlar. Bu nedenle liman yapıları, gemi ekipmanları, deniz kenarı korkuluk ve bariyer sistemlerinde sıkça tercih edilir.
2. Tarımsal Yapılar:
Amonyak, gübre gazları ve organik asitlerin etkili olduğu ortamlarda, standart galvanizli yüzeylerde hızlı korozyon görülür. Magnelis® bu kimyasallara karşı dayanıklıdır ve hayvansal üretim tesisleri, sera sistemleri, yem depoları gibi alanlarda uzun süreli koruma sağlar.
3. Endüstriyel Ortamlar:
Kimyasal buharlar, asidik gazlar ve nemin bir arada bulunduğu sanayi tesislerinde Magnelis®, ekipmanların servis ömrünü uzatarak bakım maliyetlerini önemli ölçüde düşürür.
KMC ve Magnelis® İş Birliği
Türkiye’de Magnelis® ürünlerini başarıyla tedarik eden ve projelere entegre eden firmalardan biri de KMC ’tur.
KMC , metal yapı ve sanayi çözümlerinde uzmanlaşmış bir firma olarak, yüksek dayanımlı, uzun ömürlü ve çevreci kaplama malzemeleri konusunda müşterilerine yenilikçi çözümler sunar.
KMC ArcelorMittal Magnelis® ile iş birliği sayesinde:
İnşaat, enerji, tarım ve altyapı projelerinde kullanılan çelik bileşenler korozyona karşı maksimum koruma kazanır.
Projeler, bakım ve yenileme gereksinimlerinden tasarruf ederek toplam maliyet avantajı elde eder.
KMC teknik mühendislik desteğiyle her proje için doğru kalınlık, kaplama sınıfı ve kullanım senaryosu belirlenir.
KMC uzmanlığı, Magnelis®’in teknik gücüyle birleştiğinde, işletmeler için uzun ömürlü ve sürdürülebilir çelik çözümleri ortaya çıkar.
Sürdürülebilirlik Perspektifi
Magnelis® yalnızca performans açısından değil, çevresel sürdürülebilirlik bakımından da öne çıkar.
Geleneksel galvanizleme süreçlerine göre daha az çinko kullanılır.
Daha uzun ömürlü olması sayesinde daha az malzeme tüketimi ve daha az atık oluşur.
Geri dönüştürülebilir yapısıyla döngüsel ekonomiye katkı sağlar.
ArcelorMittal’in XCarb® girişimi kapsamında üretilir — bu da Magnelis®’i karbon nötr geleceğe uygun bir malzeme haline getirir.
Bu yönleriyle Magnelis®, hem teknik hem çevresel performans açısından endüstriyel standartların ötesine geçmiştir.
Güçlü, Dayanıklı, Bilinçli Bir Tercih
Korozyon, endüstriyel üretimden altyapıya kadar her alanda sessiz bir tehdit olmaya devam ediyor. Ancak Magnelis®, bu tehdide karşı bilimsel temelli, ekonomik ve sürdürülebilir bir çözüm sunuyor.
KMC teknik uzmanlığı ve Magnelis® teknolojisinin birleşimi, hem işletmelere hem de çevreye uzun vadeli kazanç sağlar.
Kısacası, Magnelis saclar, dayanıklılığı yeniden tanımlıyor.
Zorlu koşullarda bile paslanmayan, çevreye duyarlı ve maliyet açısından avantajlı bir çözüm arıyorsanız — KMC sunduğu Magnelis® çelik sistemleri, geleceğe yatırım yapmanın en akıllı yoludur.